"Aşk, vücudu sarıp sarmalayan bir hastalıksa, kalpteki yara da tedavi edilemez bir sancıdır."
"Aşk, vücudu sarıp sarmalayan bir hastalıksa, kalpteki yara da tedavi edilemez bir sancıdır."
AŞK HASTALIĞI
Etten bir duvar,
Elim açıp, dilimde dua oldun yârim.
Acı bir sesle bir aleve düştü,
Tir tir titreyen bedenim.
Bitmek bilmeyen savruluşumla,
Ölüme kulaç atıyorum.
Sürekli içimden ağlamak geliyor;
Maziden taşan anılara tutunuyorum.
Zaman akıyor sırılsıklam,
Saatler saatleri kovalarken.
Sevdiğimin penceresine sabah güneşi vuruyor;
Yüzüne kapkara bir ben.
Yapayalnızım, ceylan bakışlım,
Parmağımı kıpırdatacak mecalim yok.
Dünümde senden kalan hatıralar,
Anlatmaya dilimde takatim yok.
Her gün bir parçanı kaybettiğimin korkusuna,
İçimin titrediğini hissediyorum.
Soru dolu gözlerle bakma bana öyle;
Yaram böğrümde değil, gönlümde diyorum.
Aşk hastalığına düştüm,
Her sabah uyanma sebebim.
Aşk, iki canın birbirine karışıp erimesiymiş;
Uyumadan önceki son şeyim.
Kaderin getirdiklerine razıyım elbette;
Doğup büyüyen her şey yok olmakta.
Dalından kopmuş bir kere,
Hicran acısı yüreğime düşüyor her fırsatta.
Uzaklara uzayıp gider hasretin,
Gönül dilimi çığlık çığlığa yakarak.
Kalbime meyleden kim, kime dum duma,
Gam üstüne gam türküsü çığırarak.
Görünen o ki atlatamayacağım,
Ciğerimin yana yana sevme hastalığını.
Doktor, tıbbi bir vaka değil ki diyor;
Ona yakalanan bir daha kurtaramazmış yakasını.
Halil Kumcu
5 Nisan 2024 / Cuma / Ankara