"Aşk, bir ömür kırık kanatlarla uçmaktır; acısıyla yakar, tutkularıyla yaşatır."
"Aşk, bir ömür kırık kanatlarla uçmaktır; acısıyla yakar, tutkularıyla yaşatır."
AŞK
Aşk dediğimiz şey,
Derin bir şey,
Çok garip bir şey;
Kırık kanatlarla uçmak gibi bir şey.
Bir kokuda, bir dokunuşta
Yahut gözyaşında,
Tıpkı duvardaki ayna,
Gölgelerin akın ettiği kafamda.
Bir gam yurdu dünyada,
Yüz parça eder insanı;
Aşk denen oyun,
Alevden damarların yanması.
Ben aşk çekmeye geldim buraya;
Kalbim özledikçe münzevi hayatımı.
Her şey uçup gidiyor,
Bir anımsamadaki el yordamı.
Masada ekmek aşk,
Aynada puslu yüzün;
Bana kendinden bahset,
Anlat gecenin hikâyesini bugün.
Binlerce görüntü,
Yüzümde keder işareti;
Hem de kalın çizgili,
İçimde yüzlerce yorgunluk depreştirdi.
Boşu boşuna anlatmaya çalışıyorum;
Gördüğüm herkes,
Benzimde çiçek açmıyor artık;
Bu sefer birdenbire parçaladın kesinkes.
Aşk, düşlerle dolu o ateşli sözler,
Taşın toprağın;
Baktıkça batıyor sol yanıma,
Yüreğimin derinliklerinde yatan tutkuların.
Yüzümü nereye çevirsem aşkı görüyorum;
Hafızamın sinsi bir oyunu.
Son adımı atarken birdenbire,
Senin yüzünü seyrediyorum duygusu.
Her yerde sen varsın;
Aşkın kutsal bir tapınağı gibisin.
Kocaman insan denizinde,
Geçmişimi şah, geleceğimi mat ettin.
Halil Kumcu
15 Ocak 2024 / Pazartesi / Ankara