“Sevda, yol değil; dön diye bakılacak bir yüzdür.”
“Sevda, yol değil; dön diye bakılacak bir yüzdür.”
GEL DE GELEYİM
Yüreğim tutuşur, közünde külüm,
Tutsağım aşkına, sar da geleyim.
Sustukça göğsümde büyür her ölüm;
Hele bir dön bana, bak da geleyim.
Duvarlar şahidim, içimden taşar,
Dağların koynunda bir özlem yaşar.
Bir düşte hayalin kalana kadar,
Bir iz bırak yeter, dur da geleyim.
Adını anarken titrer dilimde,
Yangınlar çoğalır her bir hecemde.
Sarılmaz bu yara sessiz, sözümde;
Bir sitem, bir umut seç de geleyim.
Taşır bedenimde geçmişin düğüm,
Nefesim sensiz hep eksik küstüğüm.
Tükendi yolunda yürürken gücüm;
Gönülden bir nida sal da geleyim.
Namlunun ucunda vuslat var sanıp,
Her lafı bir yâre, hasretle sarıp,
Kalbinde acıyla son bir kez anıp,
Bir ömrü helâl et, iç de geleyim.
Avuçlarımda bin türlü sancıyla,
Süzülür gözümden yitik bir rüya.
Ne takat kaldı, ne yüzüm duaya;
Bir sevda elinden tut da geleyim.
Hikâye geçse de yanımda ağrı,
Her yaşta kanar da sızlar efkârı.
Maziyi taşıyan sevgiye çağrı:
Dermanım sen isen, ol da geleyim.
Bir hesap sorarsan göğe sor, gülüm;
Dönüp ağlar ise, dize sor, gülüm.
Halilî’yim ben — baş üstüne zulüm;
Hayat bitse bile, gel de geleyim.
Halil Kumcu
8 Temmuz 2025 / Salı / Ankara
Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.