Acıtan yaralar söner,
Aynı dert içten yanmışsa.
Geceler felaha erer,
Sinemde sitem yanmışsa.
İçimi ateşin kaplar,
Dumanında hasret ağlar.
Geçtiğin yolları arar,
Gözlerimde yaş yanmışsa.
Dağlar aştım, yollar çetin,
Boşa geçti her bir takvim.
Sensiz baharı neyleyim,
Yüreğimde kar yanmışsa.
Yıldızlara laf söylemem,
Hayat yükünü seçmişsem.
Aşkının şarabı zemzem,
Dudağımda köz yanmışsa.
Günüm adınla başladı,
Heybemde dertler çoğaldı.
İçim ne yapsam susmadı,
Kalbimde sevdan yanmışsa.
Gecemde hayal sensin;
Söyle derman, kime gitsin?
Aşkım derya, gönlüm gezgin,
Külümde külün yanmışsa.
Gözümde tüter gülüşün,
Körpe dalda gonca güldün.
Unutur mu beni yüzün,
Zülfünde bahtım yanmışsa?
Bir oyana bir bu yana,
Yapraklar düşer toprağa.
Sığmazam hiçbir kucağa,
Sazında telim yanmışsa.
Adımla düşer dillere,
Sorulsa ilden illere:
“Döner miydin yad ellere,
Canında canım yanmışsa?”
Halilî, dilin ne söyler?
Her kelamı sana değer.
Dünya yükünü kim çeker,
Kör talihin de yanmışsa…
Halil Kumcu
📍Şair Notu: Biliyor musun sevgili okur, bu şiiri yazarken içimde uzun zamandır kor gibi tüten bir acının külünü üfledim sayfalara. Hani bazen insan, bir kelimenin ucunda tutunur ya hayata, işte ben de o kelimeleri ararken kendimi de bulmaya çalıştım. Belki senin de bir yerlerin yanmıştır benimkiler gibi… Belki geceleri başka kimsenin duymadığı bir sessizlik çökmüştür odana. O yüzden konuşur gibiyim seninle; çünkü bu dert yalnız okunarak değil, paylaşarak hafifler sanırım. Sorarsan, “Yanmışsa” derim… Yüreğin bir kere ateşi tanıdıysa, suskunluğun bile çığlık olur insana. Şunu da bil isterim: Ben bu dizeleri birine değil, kendinden biraz kaçmış olan herkese yazdım. Belki sen de o kaçanlardansın; belki de kendini bir dörtlüğün içinde bulursun. Eğer öyle olursa, bil ki yalnız değilsin sevgili okur… Bir şiir, bazen iki insanın aynı acıda birbirine yaslanmasıdır.
25 Kasım 2025 / Salı / Bartın